Fotoğraf ve yazılar















                  Felsefeci Yazar Mehmet Akkaya Heykel ve Resimleri incelerken.


   SANAT NİÇİN VARDIR?

   Mehmet Akkaya

     27 Şubat 2022 

        Savaşın, bir kez daha farklı bir coğrafyada (Rusya-Ukrayna) ortaya çıkması ve psikolojimizi etkisi altına aldığı şu günlerde, bir resim ve heykel sergisine eşlik ederek değişik bir ruh dünyasına gireyim dedim. Sergi, ressam ve heykeltıraş Canip Doğutürk'ün eserlerinden oluşuyordu. Büyükçekmece-Belediyesi (İstanbul) sergi salonunda halen sürmekte olan sergideki eserler, elli civarında yağlı boya ile tuval üzerine yapılmış resim ve yirmiye yakın da heykelden oluşuyor. Heykellerin bir kısmı ahşap, bir kısmı da metaldan yapılmış. Salonda ressam, Erkan Hacıoğlu'nun da yağlıboya tabloları sergilenmişti. Ama bu yazıda ben yalnızca Doğutürk'ün tablo ve heykellerine yönelik kanaatimi belirtmekle yetinmeyi düşünüyorum.
        1990'larda Ruhi Su ve Behice Boran Mezar tasarım projesinde yer almasından dolayı tanıdığımız sanatçının eserlerinde benim ilk fark ettiğim, tema genişliğidir. İçeriğine bakılırsa Doğutürk, doğaya temel bir anlam veriyor. Bununla birlikte insan ve toplum sorunları dikkat çekiyor. Tablolara bakılırsa doğanın renkli bir tarza büründüğünü izliyoruz. İnsan ve toplum ise yoğun bir soyutlama formunda kendini var ediyor. Renk deyince kırmızı rengin ön planda olduğu görülüyor. Tablolardaki bu kırmızılık, sanatçının sanki "kırmızı noktası" olmuş gibi algılanabilir. Oysa Doğutürk'ün renk skalası, objelerin doğal durumuna uygun olarak geniş tutulmuş.
         Galile'nin doğayı matematiksel olarak görmesi gibi Doğutürk de doğayı sanatsal formlar olarak görüyor. Doğada biçimlerin baskın olduğuna dikkat çekiyor. Onun nazarında sanatsal görüye felsefi bakış da eşlik etmektedir. Sanatçı böylece bütünü kavradığına ve paleti, boyası, fırçasıyla bütüne dokunduğuna işaret ediyor. O aynı zamanda Rodin'i anımsatırcasına varlıkta içkin olan estetik biçimi de açığa çıkarıyor. Doğa nesnesini kah çekiç darbeleriyle kah yontarak yaptığı heykelleriyle yeni biçim ve içerikler sergilemektedir. Buna göre sanatçının, doğal sanat teorisine bağlandığını ileri sürebiliriz. Doğutürk'e göre:
          ‘’Sanat doğaya uyumlu barış içinde yaşama biçimidir. Çevremizdeki her şey sanatla ilgilidir. Sanat işini iyi bilme ve yapma; yaşama ve yaşatma anlayışını korumak ve doğadaki dengeyi  sağlamaktır. Sanat bir anlamda zanaatın en üst aşamasıdır. Doğanın ve insanın  korunması için, topluma yön vermek ve eğitimi sanatsal anlayışla yapmak gerklidir diye düşünüyorum.’’
           Tarkovskiy'nin "Dünya güzel olmadığı için sanat vardır" sözlerini önemseyen Doğutürk açısından, sanat varlığa dokunma, onu estetize etme etkinliğidir. Yeni bir dünyanın inşası ve dünyayı güzelleştirmenin yolu da sanatsal faaliyetten geçmektedir. Onun tablolarındaki katmanlılık ve çok yapılılık insan dünyasındaki yoğunlukla ilgili olmalı. Sanatçının yaşama bakışı ve sanatının mottosu ise "savaşa karşı sanat" biçiminde okunabilir.
           Sergiyle ilgili olarak mutlaka anımsatmam gereken bir eser de "Bedredin" tablosudur. Ben onu "Bedreddin Ağacı" şeklinde isimlendirmek isterim. Bedreddin deyince sınıf savaşı akla gelir. Onun kökeni,  halktır. Tabloya bakıldığında bu ilkeyi, ağaç figürünün toprağa kök salmasında görebiliyoruz.
Bedreddin adlı eserin, sarı ve onun değişik tonlarında resmedilmiş olması önemlidir. Çünkü Doğutürk açısından sarı, toprağın rengine gönderme yapıyor. Dolayısıyla savaş deyince  emperyalizmin iç savaşlarını değil halkların devrimci savaşını anlamak gerekiyor. Serginin mantığına baklırsa savaşa karşı insanı, toplumu ve doğayı savunduğunu iddia etmek mümkündür. Buna göre sanatın niçin var olduğu sorusunun da yanıtı ortaya çıkmış oluyor.
          Sergi salonundan ayrılırken ekrandaki televizyonda savaş haberleri veriliyordu. Spiker, Rusya-Ukrayna savaşında ölü ve yaralıları sıralarken tablolardaki canlı cansız tüm figürlerin haksız savaşlara karşı haykıran sesi duyuluyordu."

https://www.facebook.com/cdoguturk/posts/10160107833193960?notif_id=1645990222853278&notif_t=feedback_reaction_generic&ref=notif










                           Büyükçekmece Balediye Başkanı Sayın Dr. Hasan Akgün sergi açılışı 


                                            Büyükçekmece Balediye Başkanı Sayın Dr. Hasan Akgün



           

Basın Bülteni

Canip DOĞUTÜRK

Canip Doğutürk’ün Resim-Heykel Sergisi 

22 Şubat saat 14:00'te Büyükçekmece Belediyesi Sergi salonunda açılıyor. Sergi 

22 - 28 Şubat 2022 tarihleri arasında izlenebilir.

Canip Doğutürk’ün Resim-Heykel Sergisi 22 Şubat Salı günü saat 14.00 – 20.00 arasında izlenebilir.

Sergide, sanatçının Yağlı boya resimleri yanında Ahşap ve Metal heykelleri yer alacak.


        Sanatçı okul yıllarında başladığı resim ve heykel çalışmalarını Kars Cilavuz Köy Enstitüsü ve devamında öğrencisi olduğu Kazım Karabekir Öğretmen Okulu’nda daha bilinçli sürdürdüğünü ifade ediyor. Eğitimi sırasında okulun iş atölyesinin yönetimini üstlendiğini söyleyen Canip Doğutürk, doğaya olan ilgisine ve sanat dalları arasındaki yakınlığa değinirken şunları söylüyor:

        Okulumuzun doğa içindeki yerleşimi, binaların mimarisi ve bu güzelliklerin bizlere sunduğu olanaklar karşısında hayranlıkla çalışarak; müzik salonuna müzisyenlerin ve müziğin önemini anlatan resimler yaptım. Okula gerekli alet, araç ve gereçlerin üretiminde görev aldım; aletleri kullanarak ve yapı nesnelerini tanıyarak kendimi geliştirdim.’’

        Eğitimcilik mesleği sırasında değişik tekniklerle ürettiği çalışmalarını çeşitli yerlerde sergileyen Canip Doğutürk, sanat eğitiminin eksikliğini görerek; öğrencilerine sanatın önemini anlayarak sanatın iyi, güzel, doğru ve içinde yaşadığımız düzenin kendisi olduğunu vurgulamıştır. Sanatın icrasıyla eğitimi arasında diyalektik bir bağ olduğunu da şu sözlerle açıklamaktadır:

        ‘’Şimdiye kadar eğitimci kimliğim ile sanat çalışmalarımı bir arada yürüttüm. Bu anlamda farklı atölye çalışmalarını, sergileri ve sanat olaylarını yakından takip etmekle beraber ahşap, demir ve karışık teknik kullanarak soyut heykeller ve resimler ürettim. Öğrencilerime de ‘sanat eğitimi yöntemleriyle’ sanat sevgisini aşılamaya çalıştım. Sanat, yaşamın her alanında var olduğunu. Ancak bunu kabul edip; sanat yapma ve onu tüketme konusunda da bilinçli olma duygusunu vermeye çalıştım.. Olaylara ve yaşama felsefi anlamıyla yaklaşarak, yaşama sanatsal değer katarak yaşamak ilkemiz olmalı düşüncesine inanıyorum..”

        Tarkovskiy'nin "Dünya güzel olmadığı için sanat vardır" sözlerini önemseyen Doğutürk açısından, sanat varlığa dokunma, onu estetize etme etkinliğidir. Yeni bir dünyanın inşası ve dünyayı güzelleştirmenin yolu da sanatsal faaliyetten geçmektedir. Doğutürk, sanatın işlevine ilişkin şunları belirtmektedir:

        ‘’Sanatın tanımı çok çeşitli biçimlerde yapılmış. Çoğunlukla sanat, şarkı söyleme, müzik, resim, heykel v.b gibi görülmüş ve tanımlanmıştır. Oysa sanat yaşadığın çevrenin, kentin, meydanların sokağın güzel ve yaşanılır durumda dizayn edilmesidir. Güzel anlamlı şeyler görmek ve iyi konuşmadır. Sanata önem veren toplumların yaşamı daha mutlu ve sağlıklıdır. Sanat insanın insana, doğaya ve hayvanlara karşı adil olması ve saygısıdır. Yaşamın her alanına sirayet eden bir üst anlayıştır.’’

Galile'nin doğayı matematiksel olarak görmesi gibi Doğutürk de doğayı sanatsal formlar olarak görüyor. Doğada biçimlerin baskın olduğuna dikkat çekiyor. Onun nazarında sanatsal görüye felsefi bakış da eşlik etmektedir. Sanatçı böylece bütünü kavradığına ve paleti, boyası, fırçasıyla bütüne dokunduğuna işaret ediyor. O aynı zamanda Rodin'i anımsatırcasına varlıkta içkin olan estetik biçimi de açığa çıkarıyor. Doğa nesnesini kah çekiç darbeleriyle kah yontarak yaptığı heykelleriyle yeni biçim ve içerikler sergilemektedir. Doğutürk'e göre:

        ‘’Sanat doğaya uyumlu barış içinde yaşama biçimidir. Çevremizdeki her şey sanatla ilgilidir. Sanat işini iyi bilme ve yapma; yaşama ve yaşatma anlayışını korumak ve doğa ki dengeyi sağlamaktır. Sanat bir anlamda zanaatın en üst aşamasıdır. Doğanın ve insanın korunması için, topluma yön vermek ve eğitimi sanatsal anlayışla yapmak gereklidir diye düşünüyorum.’’

        Çeşitli büst ve tasarım çalışmaları yaptı. Atatürk Büstü ve Kaidesi tasarımları 4 farklı kamu alanında uygulandı. İstanbul Mimarlar Odası’nın açtığı projelere katıldı. Ruhi Su ve Behice Boran Mezar tasarım projesinde yer aldı. 1993 yılında üç adet heykel çalışmasını T.C. Kültür Bakanlığı satın aldı.

        Birçok yerlerde resim- heykel sergisi açan Canip Doğutürk 10–24 Kasım 2018 Beylikdüzü Resim Çalıştayına katıldı.

        Canip Doğutürk İstanbul Beylikdüzü Belediyesi Yaşam Vadisi Sanatla Yaşam Atölyeleri’nde çalışmalarını sürdürmektedir.

        Sergi gelirinden, Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı’na bağış yapılacaktır..

Canip DOĞUTÜRK

Yer: Büyükçekmece Belediyesi Sergi salonu

22 – 28 Şubat 2022

Açılış: 22 Şubat 2022 Salı 15: - 20: 00


Canip DOĞUTÜRK

0530 615 15 77

candoguturk@gmail.com

http://artturkey.blogspot.com 


Özgeçmiş

Canip Doğutürk Heykel çalışmalarının yanında tasarladığı Atatürk büstü ve kaidesi (sipariş üzerine) farklı yerlerde uygulandı. Ayrıca masa üstü Atatürk büstü çalışması yaptı.

Kültür Bakanlığı üç heykel çalışmasını 1993 yılında satın aldı. Diğer sanatseverlerde resim ve heykelleri bulunmaktadır.

Sergileri:

1984 Bartın Akbank Sergi Salonu

1987 Beyoğlu Yapı-Kredi Bankası Sanat Vitrini

1988 Özel Kültür Lisesi Sergi Salonu

1989 Adile Naşit Kültür Merkezi Sergi Salonu

1991 Beşiktaş Beltaş Sergi Çadırı

1991 Özel Kültür Lisesi Sergi Salonu

1992 Koşuyolu Adile Sultan Kasrı Öğretmenevi Sergi Salonu

1993 Bakırköy Özgürlük Meydanı

1994 İstanbul Çemberlitaş Basın Müzesi Sanat Galerisi

1995 Kadıköy Belediyesi Merkez Sanat Galerisi

1998 Çanakkale Devlet Güzel Sanatlar Galerisi (35. Uluslararası Troya Festivali)

2000 Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Sanat Galerisi

2000 Zonguldak Belediyesi Kültür Salonu

2010 Ataköy İspirtohane Kültür Merkezi Sergi Salonu

2014 Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi

2014 Yeşilköy Sanat Evi ve Kent Müzesi

2015 Beylikdüzü Kültür Merkezi Sanat Galerisi

2019 Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi

2019 Büyükçekmece AKM İbrahim Çallı Sanat Galerisi


___________________________________________________________________________

___________________________________________________________________________________



Sergi afişi





Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi
Erkan Hacıoğlu, Canip Doğutürk
Utku, Annesi Nurçin ve Babası Fatih Türkeli 

Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi
Sayın Muhtarımız Perihan Mengen.

Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi
Felsefeci yazar Sayın Mehmet Akkaya.
Mehmet Akkaya

Ressam ve heykeltraş Canip Doğutürk ve Erkan Hacıoğlu’nun resim sergisindeydik. Hukukçu arkadaşım Feyzi Çelik ile birlikte izledik/gezdik sergiyi. 1-7 Mart 2019 tarihleri arasında Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde yapılan sergi bağlamında kısaca da olsa düşüncelerimi yansıtmak istiyorum.
Sergide, Canip Doğutürk’ün sanatını bilenlerin hatırlayacağı gibi, renkli ve canlı tablolar ve bunlara paralel olarak düşünülmüş heykeller yer alıyor. Onun sanatını “düşündüren sanat” olarak değerlendirmek yanlış olmaz. Farklı anlama ve okumalara imkan sunan bir eğilimi var tabloların. Natürel diyebileceğimiz hatta gerçekçi diyebileceğimiz tarzları da aşan bir yapısı var. Kimileri buna gerçeklikten kaçış da diyebilir. Oysa bunlara yeni momentin ürünleri demek uygun görünüyor.
Gerçeklikten hareketle kavramsal sanata gitmek yerine kavramsal olandan hareket eden bir yönelim içinde olan Doğutürk için, sanatı ister istemez biçimde kuruyor denilebilir. Resimlerindeki yatay ve dikey çizgisellikler ve sıcak renkler, ayrıca bunların kontraslarının yaratılarak sunulmuş olması hemen dikkatimizi çekmektedir. Böylece gerçeklikten ve mevcut varlık düzlemini aşmaya çalışırken düşülen idealizm, bu belirgin biçimsellik sayesinde dengeleniyor. Doğanın, toplumun, bireyin ve tarihselliğin resmedilmeye çalışılmış olması da ressam ve heykeltraş Doğutürk’ün bir başka özelliğini göstermektedir.
Birçok filozofun, evreni katmanlı düşünmesine benzer bir tutum Canip hocanın resimlerinde de fark ediliyor. Katmanlılık da hem sağdan sola hem de soldan sağa doğru inşa edilmiş. Önemli olan bu katmanlı yapı içerisinde bireyin de yer almasıdır. Onun tablolarında birey katmanlı yapının arka planlarında kendini gösteriyor. Nadiren de olsa ön plana çıkmış, yüzlerini, gözlerinin ayrıntısını gördüğümüz kişiler de bulunmaktadır. Onun sanatında doğrudan ve etkili bir kapitalizm eleştirisi görmek zor olsa da, yeniyi işaret etmesi açısından dolaylı bir eleştiriden dem vurmak yanlış olmayacaktır.
Picasso’nun resimde bir dönüm noktası olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Kendisinden sonraki yalnız plastik sanatları değil sanatın tüm disiplinlerini ve tüm sanatçıları etkilediği ileri sürülebilir. Doğutürk’ün eserlerinde de onun tekniğinden izler bulmak zor değildir. Sözünü ettiğimiz biçimselliklerin kübik ve geometrik oldukları daha salona girerken çarçabuk fark edilmektedir. Konu genişliği açısından da zengin sayılır tablolar. Birçok tabloda eski ve Ortaçağ’dan izler bulmamız ilginç olsa gerek. Keza sanayi toplumunun karmaşası ve bu karmaşa içindeki dinamizm de çeşitli ışıklama teknikleriyle de olsa verilmektedir.

Hegel, sanatın yerini sanat felsefesinin ya da doğrudan felsefenin aldığını söylemişti. Böylece sanatın bir soyutlama etkinliği olduğu gerçeğini bile reddetmişti. Ona göre temsil edilen (gerçeklik), ancak ve ancak kavramsal olarak ifade edilebilir. Bu anlayışın Doğutürk’teki karşılığı, soyutlamanın dozunu daha da artırmak biçiminde olmuştur. Figürler birbirine somut olarak değil de belli belirsin bir biçimde iliştirilmiş durumda. İç bağlardan ve bağlantılardan söz edilebilir. Bir yandan da figürlerin tuale sığmadığı gibi bir izlenim ediniyoruz ki, bunu da varlığın ve varlık tarzlarının sonsuzluğu biçiminde yorumlayabiliriz.
___________________________________________________________

Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu
Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Çetin Emeç Sanat Galerisi'nde Sergimizi onurlandırdı.

__________________________________________________________________________





10-24 Kasım 2018
Beylikdüzü 6. Resim Çalıştayı
Ressamlar 
10-24 Kasım 2018 Beylikdüzü 6. Resim Çalıştayı Sergi alanı
Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu, Konuklar ve
Ressamlar

__________________________________________________________________________________







Yunus Emre Kültür Merkezi Sanat Galerisi

Yunus Emre Kültür Merkezi Sanat Galerisi 2

________________________________________________________________
_______________________________________________________

Sayın Ekrem İmamoğlu 
          Filiz Berk ve Canip Doğutürk 
      Resim-Heykel Sergi açılışı.
                               Beylikdüzü Kültür Merkezi Sanat Galerisi 




Sayın İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu 
Beylikdüzü Yaşam Vadisi Heykel tasarımlarını incelerken 



''Yalnız bedenimizin gıdaya gereksinimi yoktur; DUYGU dünyamız, Ruhumuz, Beynimiz bakıma, onarıma ve yenilenmeye gereksinim duyar. Bunların GIDASI ise sanattır; Delirme - Çıldırma ve Depresyon denizinde boğulma ile yüz yüze gelen toplumun AYDINLARI için en önemli gereksinim Sanat - Edebiyat yaratıcılığı ve tüketiciliğidir. Bizler her ikisi birden olmaya çalışalım.''

_________ İhsan Kutlu

*

______


http://www.antoloji.com/etkinlik/default.asp?etkinlik=19558http://www.antoloji.com/etkinlik/default.asp?etkinlik=19558
Not: Sipariş üzerine  Resim ve Heykel  yapılır.

Canip DOĞUTÜRK
candoguturk@gmail.com